İçeriğe geç
Home » Alpha Predator 71. Bölüm

Alpha Predator 71. Bölüm

Shen Dai odaya döndüğünde, Qiu Qiu’nun uyanık olduğunu ve Bayan Qu ile oynadığını gördü. Qiu Qiu’nun yabancılarla yalnızken bu kadar sakin olması neredeyse imkansızdı, ama Bayan Qu’nun kollarındayken kendini çok güvende hissediyor gibiydi. Bu da Shen Dai’ye kan bağının ne kadar güçlü olduğunu hissettirmişti.

Bayan Qu gülümsedi, “Baksana bana nasıl da gülümsüyor.”

Shen Dai hala sakinleşememişti, bu yüzden güçlükle gülümsedi, “Evet.”

Onun solgun yüzünü gören Bayan Qu ihtiyatla, “Konuşmanız nasıl gitti?” diye sordu.

“Buraya döndüğümü nasıl öğrenmiştin?” dedi Shen Dai ve yatağın ucuna oturdu, “Yani, bunu sana neden söylemişti?”

Bayan Qu cevap verdi, “Lancheng’den döndükten sonra kızışma dönemine girdi ve sana karşı çok büyük bir özlem duydu.” Kızışma dönemindeki tepkisi yüzünden oğlunun Shen Dai’yi gerçekten seviyor olduğunu anlamıştı. Üçünün bir aile olması gerekiyordu, “Kızışma dönemi bittiğinde seni görmek için tekrar Lancheng’e gitmek istiyordu. Ama senin başkente dönmüş olduğunu öğrendi. Sonrasında da bana Qiu Qiu’yu görmek isteyip istemediğimi sordu.”

Shen Dai de kendi kendine öyle olduğunu düşünmüştü. Qu Moyu gibi biri nasıl olur da ondan özür dileyebilirdi ki? İşaret hem bedensel hem de zihinsel olarak ikisini de etkilemişti. İşaret kaybolsa da etkisi henüz tam olarak silinmemişti. Yine de işaret silindikten sonra Qu Moyu’ya duyduğu bağlılık zayıflamıştı. İşaretin bedeninde bıraktığı yara, Qu Moyu’yu reddetmesine neden oluyordu. Lakin Qu Moyu kızışma dönemine girdiğinde ve arzuları tavan yaptığında bile işaretini başka birine vermeyi reddediyordu. Bu yüzden kızışma dönemini tek başına geçirmeye ve birlikte geçirdikleri zamanları hatırlamaya mahkumdu.

Görünüşe göre Qu Moyu onu gerçekten de “seviyor”du ve eskisi gibi olmayı istiyordu.

Bayan Qu, Shen Dai’nin sessizliğinin nedenini anlayamamıştı, “İstifa etmek için geri döndüğünü söyledi. Gerçekten Lancheng’de kalmayı mı planlıyorsun?”

“Lancheng’de iyi bir iş buldum ve düzenimi kurdum,” dedi Shen Dai. Aslında hala tereddüt ediyordu ama Qu Moyu’nun az önceki tavırları, kararının kesinleşmesini sağlamıştı.

Bayan Qu kollarındaki Qiu Qiu’ya bakarken hayal kırıklığını gizleyemiyordu. Konuşmak istiyordu ama tereddüt ediyordu.

Shen Dai, Bayan Qu’nun Qiu Qiu’dan ayrılmak istemediğini görünce kalbinde birazcık pişmanlık hissetti, “Büyükannem burada kalmak istiyor. Birkaç günde bir buraya geri geleceğim. Ayrıca Qiu Qiu’yu görmek istersen, Lancheng’e de gelebilirsin.”

Bayan Qu üzgün bir şekilde başını salladı, “Ne zaman gideceksin? Siz gitmeden Qiu Qiu’yu tekrar görebilir miyim?”

“İstifa sürecinin bitmesini bekliyorum ve birkaç gün daha burada kalmam gerekiyor. Eğer müsait olursan kaldığım otele gelebilirsin.”

“Neden burada kalmıyorsun? Bu ev benim üzerime. Ayrıca ihtiyaç duyabileceğin her şey var. Bebeğin ihtiyaçları için de hemen birilerini gönderirim.”

Shen Dai kibarca reddetti, “Teşekkür ederim ama otelde kalsak daha iyi olur.”

O gece Shen Dai, Bayan Qu’nun arabasıyla otele döndü. Yoğun bir gün geçirmişti ve Qu Moyu’yla “yüzleşmiş”ti. Sütünü içirip Qiu Qiu’yu uyuttuktan sonra, ne kadar yorgun düştüğünü fark etmişti ama bir türlü uyku tutmuyordu.

Qu Moyu’nun vazgeçmeyeceğini düşünüyordu. Sadece yapması gerekeni çabucak halletmeyi ve Lancheng’e bir an önce dönmeyi umuyordu. Böylece kabus görmeden geceleri deliksiz bir uyku çekebilirdi.

Ertesi sabah, Shen Dai İK’dan bir telefon aldı ve kendisine istifa süreciyle ilgili bir sorun çıktığı söylenildi. Uzun süre aldığı hastalık izni için bir rapor sunması gerekiyordu. İşten atılsa bile hastane raporu sunmazsa maaş ve sigorta konusunda dolandırıcılık yapmış olacaktı.

“Hastalık iznim şirket tarafından onaylanmıştı,” diyerek açıkladı Shen Dai.

“Evet, ama bu süreç şirket politikasının dışında,” dedi İK personeli, “Size onay veren yönetici şirketin kurallarını ihlal ettiği için cezalandırılacak. Ama sizin hastalık için rapor vermeniz gerekiyor.”

Bir anlığına kan beynine sıçramıştı. Bunu Qu Moyu’nun yaptığını biliyordu. Ona özel onay veren yönetici Qu Moyu değil miydi? İK kendi patronuna nasıl bir ceza verebilirdi ki? Maaşını mı keseceklerdi? Öfkesini bastırarak cevap verdi, “Rapor sunamazsam ne olacak? Hastalık iznim onaylandığına göre geçerli olmalı.”

“Bu hastalık izni şirket yönetmeliğine uygun değil ve hukuka aykırı. Herhangi bir itirazınız varsa, iş tahkimine gitmeniz tavsiye olunur.”

Telefonu kapatan Shen Dai’nin gözleri öfkeden kızarmıştı. Hastalık izni CEO tarafından özel olarak onaylanmıştı. Elbette geçerli bir nedeni vardı ama şirket bunu görmezden geliyordu. Gerçek nedeni kanıtlamak için iş tahkimine başvurabilirdi. Fakat o kadar enerjisi ya da zamanı yoktu. Bununla birlikte işinde gelişmek üzere olduğu bir dönemdeyken işten ayrılmış olması CV’sinde kara bir leke olarak kalacaktı. Geçen yılın maaşını iade etmesi sorun değildi. Ancak şirket sigorta geçişini yaparken sorun çıkarırsa, işler içinden çıkılmaz bir hal alacaktı.

Önceki gün şirketten ayrılırken İK ona hiçbir şey sormamıştı. Ancak bugünkü tavırları tamamen farklıydı. Bunun sebebi sadece Qu Moyu olabilirdi. Aksi takdirde, hangi çalışan Qu Moyu’nun şirket kurallarını ihlal ettiğini söylemeye cesaret edebilirdi ki?

Qu Moyu’nun böyle bir şey yapmasını hiç beklemiyordu. Bu adam neden onu tekrar tekrar incitiyordu ve hala gitmesine izin vermiyordu?!

Telefonu sıkıca tuttu ve Qu Moyu’yu aradı.

Bir kere çaldıktan sonra telefon açıldı ve Qu Moyu’nun derin sesi ahizeden duyuldu, “Ah Dai.”

Shen Dai soğuk bir şekilde, “Neyin peşindesin?” diye sordu.

“Daha önce de dediğim gibi, istifanı kabul etmiyorum,” dedi Qu Moyu iç çekerek, “Ah Dai, Lancheng’e gitme, burada kal. Yanımda kal.”

Shen Dai yatağın üstündeki masum bebeğe baktı ve yumruğunu sıktı, “Lütfen beni bırak artık.”

“Bakış açını değiştirirsen bazı şeyler hakkındaki düşüncelerin de değişir,” dedi Qu Moyu, ses tonu ürkütücü derecede sakindi, “Bilimsel araştırmalar yaptığına göre fikirlerinin esnek olması gerekiyor. Bu kadar inatçı olmasan olur mı?”

“Senin de dediğin gibi biz farklı insanlarız. Benim kendime ait bir hayatım var.”

Bir anlık sessizliğin ardından Qu Moyu karşılık verdi, “Qiu Qiu’yu düşün. Alfa babasına, en iyi büyüme ortamına ve eğitime ihtiyacı var. Daha da önemlisi sahip olması gereken iyi bir aileye ihtiyacı var. Ona verebileceklerin sınırlı, ihtiyaçlarının hepsini karşılayamazsın.” Qu Moyu, masasındaki Qiu Qiu’nun dosyasını aldı ve sayfalarını çevirmeye başladı. Dosyadaki yazılı her şey kalbinde bir sıcaklık yaratıyordu çünkü, onun ve Shen Dai’nin bebeğine aitti.

“Herkesin kendi kaderi vardır. Çok üstün koşullara sahip olmayabilir ama ben hiçbir şeyini eksik etmeyeceğim. Büyüdükten sonra nasıl bir yaşam süreceği de kendisine bağlı. Ayrıca…” dedi Shen Dai dişlerini gıcırdatarak, “Doğmasına izin bile vermemiştin. Onu istememiş olduğunu ne çabuk unuttun?”

Qu Moyu’nun kalbi şiddetle sıkıştı, “Pişmanım. Hem onu hem de seni istiyorum. Qiu Qiu bizim bebeğimiz. Cinsiyeti veya feromon seviyesi ne olursa olsun, ona en güzel şeyleri sunacağım.” Dosyanın en son sayfasına geçtiğinde boş bir sayfayla karşılaştı. Feromon seviyesini göstermesi gereken sayfa bomboştu.

Nasıl boş olabilirdi ki? Bir hata falan mı vardı?

Shen Dai derin bir nefes aldı, sesi hafifçe titriyordu, “Hayır, sana, ihtiyacı, yok.” Bebeğinin ne acımasız bir alfa babaya, ne de kâr odaklı bir eğitim yöntemine ihtiyacı vardı. Zengin olması da gerekmiyordu, normal bir hayat yeterliydi.

Qu Moyu’nun gözleri giderek daha da kasvetli hale geldi, “Ah Dai, şu anda duygulara hapsolduğun için beni ve iyi niyetimi reddediyorsun. Birkaç gün sakinleşmeli, önerilerimi dikkatlice değerlendirmeli ve Qiu Qiu’ya olan faydaları dikkatlice düşünmelisin. Söz veriyorum, mutlu bir aile olacağız.”

Shen Dai telefonu kapattı. Qu Moyu’nun ağzından çıkan ikiyüzlü sözleri daha fazla dinlemek istemiyordu. Hayatındaki en kötü şey Qu Moyu’ya aşık olmak ve birisini duygularıyla etkileyebileceğine inanmaktı. Bir daha aynı hatayı asla tekrarlamayacaktı.

Shen Dai, Liu Xi ve Cheng Zimei’ye istifa meselesini anlattı. Liu Xi de çok sinirliydi ama yapabilecekleri bir şey yoktu. Üçü uzun süre sohbet etse de, bir çözüm bulamadılar. Liu Xi, bir arkadaşına İK’daki durumu sormayı planlıyordu.

Shen Dai çok endişeliydi. Qu Moyu’nun yapacaklarından korkuyordu ve bu şeylerin ne zaman çözüleceğini bilemiyordu. Fazladan kaldığı her gün otele ödeme yapması gerekiyordu. Yalnız olsaydı, kesinlikle daha ucuz bir otel bulurdu. Ama Qiu Qiu yanında olduğu için rahat ve güvenli bir yerde kalması lazımdı.

Cheng Zimei onun sıkıntısını fark etti ve kendi evinde kalmasını söyledi. Ailesinin yardımıyla bir daire satın almıştı. Küçük olmasına rağmen içini samimi bir şekilde döşemişti.

Shen Dai başkalarına da sorun çıkardığı için baskı altında hissediyordu. Cheng Zimei, Qiu Qiu’yla ilgilenmesine yardım ettiği için işe her seferinde geç kalıyordu. Bu da Shen Dai’yi hem duygulandırmış hem de çok mahcup etmişti.

Cheng Zimei’nin üzerini değiştirmeye vakti yoktu ve bir hışımla üstüne beyaz önlüğünü geçirmişti. Shen Dai her ne kadar onun için üzülse de, kalbinde birazcık da imrenme duygusu vardı.

Liu Xi’nin arkadaşı çabucak geri bildirimde bulundu ― hiçbir haber yoktu. İK bölümünde çalışan herkes sessiz kalmıştı. Görünüşe göre sessiz kalmaları için bir talimat almışlardı.

Shen Dai o kadar sinirliydi ki yemek bile yiyemiyordu. Qu Moyu’nun onun boyun eğmesini beklediğinin farkındaydı ama o asla “esnek fikirli” biri olamazdı. En kötü sonucu alarak, yani CV’sinde kara bir leke kalmasını kabullenerek şirketten ayrılmayı düşünüyordu. Gelgelelim, Bai Xiangwan’a onunla çalışacağına dair söz vermişti. Bir yıllık asgari ücret çok fazla değildi, bu yüzden şirkete bu parayı geri gönderecekti. Sosyal güvencesinde sorun çıkarsa bir yıllığına sigortaya da ödeme yapacaktı. Bütün bu zorlukların üstesinden gelebilirdi. Ne de olsa, en derin uçurumun dibinden tırmanarak yukarı çıkmıştı ve tekrar o uçuruma düşmeye hiç mi hiç niyeti yoktu.

Kararını verdikten sonra İK’yı aradı ve tıbbi kayıtları sağlayamayacağını, ancak hastalık izni sırasında aldığı maaşı iade edeceğini söyledi. Qu Moyu’dan bir an önce uzaklaşabildiği sürece her şeye razıydı. Mümkün olan en kısa sürede yeni bir hayata yelken açmak istiyordu.


ÇN: Moyu g*tlük yapmayı tahmini ne zaman bırakırsın? Gerçi yazarın tarzını düşününce, kitabın sonuna kadar mutluluk beklememek en mantıklı seçim olur…Kadın bizi olaylara boğmayı çok seviyor çünkü 💌 Ama seviyorum da çok, keşke evlense benimle

5 1 vote
Article Rating
Subscribe
Bildir
guest


0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

You cannot copy content of this page

Light
Dark
0
Would love your thoughts, please comment.x